Ergenliğe geri dönüş

28 Ocak 2010 Perşembe

Lenslerimle 12 yıldır süren seviyeli birlikteliğimizi alerji sebebiyle bitirmek zorunda kaldık. Gözlerim 3,50 derece hipermetrop artı astigmat olduğu, kısacası kör oldum için lenssiz, gözlüksüz yaşamam mümkün değil. Hemen mahallemizdeki en yakın gözlükçüye giderekten entellektüel, çok zeki ve bohem imajımı perçinleyeceğini sandığım bir gözlük seçtim. Camlar takıldı filan. Fakat yıllarca gözlük takmaya takmaya unuttuğum bir değişken vardı sevgili okuyucu. Efeem şimdi bu hipermetrop camların ortası kalın oluyor, böylelikle de biraz büyüteç vazifesi görüyor. Yani şu an burnumun üzerinde 2 adet büyüteç taşıyorum. Gözlerim dana gözü gibi oldu. Ayrıca da seçtiğim çerçeve de bokum gibiymiş entel kuntel filan da olamadım.
Halimi gören erkeg arkadaşım kamera karşısında yaklaşık 15 dakika güldü ve ben o an sevgili okur ergenlime geri döndüm. Aniden çevremde bana 4göz diyen, gözlük camlarıma tüküren, gözlüğümü takıp “ohaa körmüşsün kızım sen!..” diyen sivilceli, osbirci sınıf arkadaşlarım belirdi adeta. Yüzümü sınav stresinden basan sivilcelerim, evde devamlı giydiğim depresyon hırkam, ve yıkılan öz güvenimle artık 24 yaşında bir ergendim.
Şimdi nerd imajımı perçinlemek için gidip biraz ders çalışıcam…

Cartel bir numara en büyük…

25 Ocak 2010 Pazartesi


Uzun zaman oldu 90’lar muhabbeti yapmayalı.
Nasıl atladım bilmiyorum ama en mühim adamları unuttum: Cartel. Nasıl bir ilgiyle dinlemişsek sanırım bigün hafızamı filan kaybetsem, her şey silinse bitek bu adamların şarkı sözleri kalabilir.

“Cartel bir numara en büyük cehennemden çıkan çılgın Türk…”

O zamanlan çocuk kafası anlamıyorsun ama şimdiki bokları dinleyince idrak ediyorum adamların aslında ne kadar iyi müzik yaptığını. Türkçe rap nasıl yapılır nasıl yapılmaz konusunda kelimeleri hızlı hızlı söyleyince rap yaptığını sanan kavruklarla, kendini ancak oh yeah maaan! diye ifade edebilen kazmalara hızlandırılmış kurs niteliğinde ilk, tek ve son albümleri dinletilebilir. Bundan yaklaşık olarak 14 sene önce çıkardıkları albümlerinde evdeki ses, çek bi fırt gibi şu anda radyoda madyoda çalınması olay olacak şarkıları dinleniyodu lan bu adamların. Bugünkü rapçilerin miladi takvime göre olan yılbaşında ağaç süslediniz, kötünüze kaçıcak ahirette kelamları ettiği de düşülünce, adamlar baya radikalmiş o zamana göre.
Şimdi kulaklarımızın pası silinsin diye benim için bir sampling mucizesi olan Araba yok isimli şarkılarını linkliyorum buraya. Sanırım sample kısım Deve Kuşu Kabare’nin Galaksi Taksi skecinden alınmış…

Rap e gönül vermiş bi insan deilim ama yine böyle albüm yapsınlar, kıç sallamalı, arabalı, zencili klip çekmesinler alıp dinlerim. Netçede good music is good music..

Respect!

Finaller nedeniyle kapalıyız....

14 Ocak 2010 Perşembe

Fantastik Albümler Silsilesi Vol.1

3 Ocak 2010 Pazar

Artık kınalar çok daha eğlenceli!
Sevgili gelin adayları ömrünüzün bu en helecanlı gününde kınanızı yakarken fon müziği oluşturacak, gecenizi şenlendirecek bu albümü kaçırmayın. Dinleyin, dinletin..

No “yüksek yüksek tepeler”, no Mezdeke konseptli albümdeki şarkılardan/türkülerden birkaçı;

•Göbeği çukur
•Anasına kızına (Nası yani? Oha lan yavaş!)
•Bekar gezelim (Ne alaka lan? Maksat evlenmek değil miydi?)
•Halkalı şeker (Kına gecesinden gerdek gecesine geçiş.)
•Ayakkabı giyerim (Aferin sana. Türküymüş bu..neyse bişey demicem.)

Stoklarımız sınırlıdır!

There is no Ajda Pekkan!

1 Ocak 2010 Cuma

Hürriyet’in akla zarar foto galerilerinde gezerken şu gerçeği fark ettim ki aslında Ajda Pekkan diye bir insan yok! Eski resimleri ve yani resimleri karşılaştırdığınızda ortak nokta bulmanız hemen hemen imkansız. Alakasız insanların resimlerini ardarda koymuşuz gibi bir durum ortaya çıkıyor. Sanırım bazı otoriteler Türk kadınını derinlerde bir yerde yeterince estetik yaptırırsa asla yaşlanmayacağına ve hatta ölmeyeceğine filan inandırmak istiyor. Bu otoriterlere en Kadir İnanır sesimle haykırıyorum ki: Yalan söylüyorsun! Artık Milli Piyango ve Sayısal Loto’nun varlığına inanmadığım gibi Ajda’ya da inanmıyorum.