Kıyafetin Tabiyatı

21 Mart 2010 Pazar

Geçtiğimiz haftasonu Hürriyet gazatasında bir röp okudum. Bir hatun tek elbiseyle çeşitli aksesuar ve özellikle de çorapları kombinleyip 6 ay geçirmeyi planlamış. Her gün giyindiklerini filan bu bloga yazıyor. Kombinlerinin bazıları hakikaten çok hoş ama çoğu benim gibi bodur, bıngıl bir fashion victim için fazla iddialı.
Bodurum filan ama blogun özünde tüketim toplumuna bir eleştiri falan getirdiğini düşünecek kadar da iyi niyetli, saf bi insanım. Doğru mu düşündüm lan acaba? Neyse.. Fegat efeem öteyandan fikri hiç orijinal bulmadım.Neden, derseniz. Ben bu muhabbeti tee 2004 senesinde yaptım arkadaş; hem de tek pantolonla tam 1 sene geçirdim. Nası yıkadım nası kuruttum bir ben bir de Allah bilir. Hele elimde hali hazırda bulunan 3 kazak, 2 tişört ve 1 spor ayakkabıylan nasıl yaratıcı kombinler yarattığımı görseniz cebime 50 kağıt sıkıştırır üstüme başıma bişeyler almaya yollar sona da bi yemek ısmarlardınız. Hatta sevgili arkadaşım gözde insanı da 1991’den 2005’e kadar aynı yeşil adidas spor ayakkabıyı giyinmiş, ayakkabı beceriksiz bir ayakkabıcının ihmali sonucu tabanından yırtılmak suretiylen hayata gözlerini yummuştur. Kalıntıları gözdenin evindeki vestiyerde durmaktadır. Bağcıklarının nasır tedavisine iyi geldiği söylenir.