Benden Bukadar

30 Temmuz 2011 Cumartesi

Bu yazıyı Beatles’dan Love Me Do’yu dinlerken yazıyorum. Çok keyifli olduğumdan değil keyiflenebilmek için. Aynı amaçla yaklaşık olarak yarım kilo dondurma yemiş olmam, internette 50 adet kadar komikli video filan izlemem de pek işe yaramadı. Bir şeyler yazabilir miyim lan acaba maksadıyla aylar sonra ilk defa yazmaya çalışıyorum. Bu birkaç ayda işimden ayrılma ve tezime odaklanma kararı aldım. Fazla bir ilerleme kaydedemedim. Yerli yabancı pek çok firmayla iş görüşmesine gittim. Muhtelif Özlem, Merve ve Pınar Hanım’larlan mülakatlar gerçekleştirdim. Grup mülakatlarına katıldım bu tür kollektif mülakatlarda farz-ı misal çalıştığım firmanın sikko projesi hayat mebat meselesiymiş, çoluğun çocuğun rızkı, evin morgıcı buna bağlıymış gibi canla başla fikir ürettim, katılımcı oldum, katılamayanın fikrini aldım. En sevdiğim özelliğimin çalışkan ve sonuç odaklı olmam, kişiliğimin olumsuz yanınınsa fazla mükemmeliyetçi olmam olduğuna neredeyse kendim bile inandım. Zeki, çevik, atik ve prezentabl oldum..sonuçta babayı aldım. İş görüşmesine gitmekten o kadar sıkıldım ki bi ara “riks budur” diyip karşımdaki İK kadınına hareket çekmeyi ve elinden bırakamadığı Starbucks kupasındaki leş kahvesinden bir yudum alıp odayı terketmeyi düşündüm ama fazla orijinal bir fikir olamadığı için vazgeçtim..

0 yorum:

Yorum Gönder