Talihsiz Serüvenler Dizisi 1. Bölüm

6 Temmuz 2009 Pazartesi

Mülakatım kısaca bok gibi geçti. Bu kadar terslik üst üste gelemezdi ya!
Sabahtan başladı terslikler. Türkiye’nin salağı olduğum için sınava giriş kartımı evde unuttum. Abim koşturdu getirdi arkamdan. Deli danalar gibi mülakat için asılan listeleri bulmaya çalışıyoruz, bilmediğimiz binalara giriyoruz, insanlara soruyoruz. Neyse birini bulduk “organisational behaviour” 14. Sırdayım. Bölüme 15 kişi alınacak zaten; az da olsa şansım var diye düşündüm. Fakat diğerini hala bulamıyoruz. Neyse birileri sınav mınav dedi karşıki binayı gösterdi. Ne sınavı lan! Karşıki binaya koşturduk “Yönetim ve Organizasyon “ için sınava alıyorlarmış. Etrafta ne bir duyuru, ne internet sitesinde bir yazı hiç bir şey yok! Bu arada saat 10.15 oldu, 10.30 da sınav bitiyormuş. Saçma sapan 1’ er cümle karaladım. Çıktık sınava bizim gibi geç girenler bir hayli fazlaydı. Ha bu arada bu dersin mülakat listesini sınava girilen sınıfın kapısına asmışlar bunda 52. Sıradayım.Bize sıra gelmesine yaklaşık olarak 1 saat varmış, bu bölüm için üçerli gruplar halinde alıyorlar mülakata.
Diğer binaya koşturduk Organizational Behaviour şeysine girmeye. Bekledim biraz, tek aldılar mülakata. Bir masaya dizilmiş 6-7 kişi vardı. Önce kendimden bahsetmemi istediler.
-Efeem ben 1985 sen-esinin sıcak bir haziran akşam üzerisinde ailemin 2. Ürünü olarak dünyaya şeyettim. Sırasıylan 2004 yılında KAL’ı sona da İ.Ü. yü bitirdim. 1 yıl da çalıştım. Çalışma hayatımdaki eksiklerimi fark edince master yapmanın benim içün kaçınımaz olduğunu iyice idrak ettim.
-Neden OB?
-Çünkü organisasyonlar beni heyecanlandırıyür. Mesela beach partiler, Kenan konserleri bayılıyorum…
-OB nin hanki alanlarını kendine yakın hissediyorsun?
-Hepsini…Yok ole demedim. Ethics dedim, Türkiye’de en eksik olan o çünkü….Bide indastriyıl saykoloci.
-Peki sence indastriyıl saykoloci hanki alanlardakesişiyör.
-Bir çok alanda hatta onları ayırd etmek mimkin değil..Endüstri içindeki insanların saykolocisi felan…çok mühim şeyler. Esasen bu soruya kadar fena gitmiyordum. Bundan sonra zincirlene trafik kazası vidyosu gibi olmaya başladı her şey.
-OB ile ilgili hanki yayınları okudunuz? Bu bölüme başvurduğunuz için kitap okumuşsunuzdur konuyla ilgili.
-Tabi ben hep hobi olarak okurum zaten bunları…Bölümle alakalı araştırma yaptım fakat özellikle bir kitap alıp okuduğumu söylersem yanılıcı bir yanıt vermiş olurum filan dedim.
Sonra UEFA kupası gibi bi çanaktan soru çektim. Soru şu
- Liderliği bir kişilik özelliği olarak tanımlarsak, bunu oluşturan özellikleri nasıl tanımlarız gibi bişi çıktı.
Kıçımdan sallama konusundaki güzel örnekleri sundum.. Neyse bu arada jüride bulunan dazlah ve fakat yakışıklı jüri kişisi. Etikle alaklalı soru sormak istediğini söyledi. Buyurun tabii tabii didim. Aristo dedi, felsefe,ahlak dedi, erdem dedi sonra bunları bir şekilde lidere bağladı. Ben de bozuntuya vermeden hani sanki hep böyle bi soru sorulmasını bekliomuşum gibi “ah bebişim sen nerelerdeydin” bakışımı attım yine uydurmaya başladım. Fakat bende rol kabiliyeti sıfır; götümden çeke çeke uydurduğumu 5 yaşında çocuk anlar.
Sonra bana teşekkür ettiler. Rica ettim bende
Soru sorabilir miyim dedim ? He buyur dediler.
-Beni nası değerlendirdiniz olacak mı acıba? dedim.
Söyleyemiyorlarmış.

Mülakat meaceralarımın 1. Bölümü burada sona erdi.

Sonraki bölümde: -Yönetim ve organizasyon mülakatı sıçışım
-Yaktın beni Emrah Cengiz
-Bir konuda bilgi sahibi değilsen sus!



Reblog this post [with Zemanta]

1 yorum:

gözde insanı dedi ki...

kel güzeldi ama dim..heheheh..hihihihi..
güzeldi güzeldi.. bebişim benim :)

Yorum Gönder